Chris Hemsworth, babasına Alzheimer teşhisi konduktan sonra onu geçmişe uzanan “terapötik bir zaman yolculuğuna” çıkarır. Baba-oğul, birlikte anılarını yeniden yaşarken sevginin, bağlılığın ve insan ilişkilerinin iyileştirici gücünü keşfeder. Avustralya’daki bu içten yolculuk, bir hastalığı yenmekten çok, kabullenmeyi ve birbirine bağlı kalmayı anlatacak.